Akhisar maçı demişken sahi kimse golü atan oyuncumuzu konuşmadı yine. Yine diyorum çünkü mevkisinin gerektirdiklerinin yanı sıra ekstra yaptıklarıyla isminin bu kadar az söylenmesi sanırım biraz haksızlık ettiğimizin göstergesi kendisine. Adı Ante Kulusic!
Aslında 5 yıldır Türkiye'de Ante. 2009 senesi Ocak ayında geldiğinde o sene Süper Ligde fırtınalar estiren Hacettepe'ye gönderildi. Ama gelişiyle Hacettepe fırtınası da söndü. 2 sezonunda Hacettepe ile iki kere küme düşme üzüntüsünü yaşadı. Takım 1. ligden 2. lige düşünce "mecburen" Gençlerbirliği'ne geldi. Aslında her sene sezon başı Gençlerbirliği kamplarına çağırıldı Kulusiç ancak bir şekilde bu senede Hacettepe'de devam et denildi kendisine. Sonra yabancı oynatılamayan lige düşünce Hacettepe mecburen geldi.
Ülkemizdeki yabancıların kaprisleri düşünüldüğünde çok farklı bir adam olduğunu söyleyebiliriz Kulusiç'in. Normal şartlar altında çoktan çekip gitmişti bu kadar tercih edilmeyen konumundaki bir yabancı.
Gelelim Gençlerbirliği'ndeki günlerine. İlk senesinde oynamaya başladı aslında düzenli oynayacak diye beklerken ilk yarıya kadar sürdü kadrodaki yeri. Daha sonra geçen sene müzmin sakatımız Curri'nin nükseden sakatlığı, bazende hırslı komandomuz Aykut'un kart cezaları derken yavaş yavaş ilk 11'de yerini yaptı sessiz sedasız. Ancak kimse şikayetçi olmadı bu durumdan. Çünkü beklenildiğinin aksine defansta yaşadığımız hava topu sorunu Ante ile birlikte bir nebze azalmıştı. Ancak bu durum bile Ante'yi çok popüler yapamadı. Ante geçen sezon Türk futbolunu kurtarma çabaları içinde üretilen play-off sisteminde gazozuna oynanan play-off'larda yaptığı hatayla sadece biz değil dünyanın konuştuğu bi işe imza atarak popüler oldu ne yazık ki. Gaziantepspor ile oynanan maçta orta sahadan kaleci Ferhat'a attığı geri pas bir anda ağlarla buluşunca youtube gibi video sitelerinde "inanılmaz hata" başlıklarıyla kendi kalesine attığı golün videoları paylaşılmaya başlandı. Hata kaleci Ferhat'ta mı yoksa kendisinde mi açılan tartışmalar pek sonuca bağlanmadı. Maç gazonuna olunca sadece bir eğlence malzemesi olarak kaldı.
Çok üst düzey bir stoper değil kabul etmek gerekir ancak "tercih edilmeyen stoper" tanımından "istikrar abidesine" dönüşmesini yabana atmamak gerek. Attığı gollerin yanı sıra defansta da yaptığı mücadele ile bu sezon alkışı hak ediyor. Gözünü budaktan sakınmaması, mücadelesi ile belki 5 puandan daha fazlasını kazandırdığını söylemekte mümkün. İlk yarının ortalarında geçirdiği sakatlık takımı baya etkiledi. İkili mücadele sonrası yerden kalkamaması ve sonucunda uzun süre takımı yalnız bırakması ve düşüş dönemine girmemiz benzer zamanlara denk geldi. Bu düşüşü sadece Ante'nin sakatlığına bağlamak yanlış olur muhakkak ama göz ardı edilemeyecek bir gerçek.
Sözün özü Tosiç, Aykut, Vleminckx vs. daha çok konuşuluyor olsa bile attığı 3 golle Aykut ve Vleminckx'in ardından en golcü oyuncumuz olan Kulusiç kazandırdığı 5 puan ve gösterdiği istikrarlı oyun sayesinde bir teşekkürü hak ediyor sanırım. Bu pek konuşulmayan, sessiz kahraman Ankara'nın plaka kodu olan 6 numarayı taşımayı da çoğu oyuncudan daha fazla hak ediyor.