8 Haziran itibariyle resmen açılan transfer sezonunda en pasif kalan takımlardan biriyiz. Öyle ki şu ana kadar bonservisi elinde olan 2 futbolcu almaktan başka bir şey yapamadık. En mantıklı transferimiz bana göre Teknik Direktörümüz Thomas Doll. Bunun dışında Hacettepe'den en sonunda bizim olanları aldık. Bizim olanları almak bu kadar geciktiği için bu haldeyiz birazda zaten. Hacettepe'den gelen 5 oyuncu içinde beğendiğim isimler var ama durumları hala muallakta diyebiliriz.
Özellikle Orhan Şam konusunda tam bir belirsizlik hakim. Trabzon ile Galatasaray'ın resmen istediği yansıdı ajanslara. Duayen başkanın çıkıp "Orhan'ı kesinlikle satmayacağız" açıklaması yapmasına rağmen daha önce ki yıllara dayanan tecrübelerimizden taraftar olarak bir endişe hissetmiyorum desem yalan ve de baya bir yanlış olur. Hele ki daha sezon ortasında "başkanımız izin verirse şurda burda oynamak istiyorum" diyen bir Orhan Şam'dan bahsediyoruz ki paranında gözü kör olsun Trabzonun yağlı bir teklifinde gitmesi içten bile değil. Orhan dışında ki 4 futbolcuyla ilgili şimdilik sorunumuz yok gibi gözüksede zamanın ne getireceği belli olmaz.
Başkanımızın transfer konusunda yaptığı açıklamalara bakacak olursak çok çelişkili ifadeler görsekte başkanın tavrını uslubunu bilenler şimdiden umutsuzluğa kapılmıştır. İlk önce transfere gerek yok Hacettepe'den ve diğer takımlardan gelecek kiralık oyuncularımız var dedi. Bu açıklama Gençlerbirliği taraftarları tarafından bu sene de hüsran diye tartışılmaya başlandı. Bu tartışmadır belkide sonradan hafif fikir değişikliğine yönlendiren başkanı. Çünkü daha sonrasında transfer konusunda sorulan soruya "Hocamızın fikirleri doğrultusunda oyuncu alacağız. Acele işe şeytan karışır" dediğini okuduk haberlerde. Yine de bu cümlenin yanına kiralık oyuncularımızın olduğunu söylemeden geçmemiş ki bu yine oyuncu alınmayabilir demek oluyor başkanca(?) :). Transferlerin teknik direktöre sorulması doğru bir haraket geçtiğimiz senelerde yapılan hataları düşününce fakat ortada sanıyorum biraz geç kalınmışlık var. Liglerin de erken açılacak olması takımın ne zaman kaynaşacağı sorularını akıllara getiriyor. Bu geç kalınmışlık yeni hocamızın işleri yüzünden kaynaklanan bi durum mu? bilmiyorum. Ancak takımın toplanmasına 5 gün gibi bir süre kaldı ve hocamızın da takımı görmek için 1 haftaya ihtiyacı olduğunu düşünürsek bu kadar geçen zamanda iyi oyuncuları bize bırakırlar mı bu bir soru işareti. Gerçi Türk oyuncudan evvel takıma katkı sağlayacak bir iki yabancı oyuncu alınmasının daha sağlıklı olcağını düşünüyorum ama yine de Mehmet Nas ve Hakan Aslantaş'ın kaptırılması yerlerine daha iyi Türk oyuncuların alınmasını gerektiriyor. Hakan'ın yeri gitmezse Orhan ile dolacak gibi ama Mehmet Nas için ne formül düşünecek yönetim izleyip göreceğiz. Son yapılan Tolga Seyhan transferi yine kafa karıştırdı gerçekten. Yapılan transfer hatalarından ders alınmamışcasına yapılan bu transfer umarım bizim için hayırlı olur diyebiliyorum sadece. Mehmet Polat ve açıkçası bütün taraftar olarak ilk geldiğinde işte bu dediğimiz Koray Avcı isimlerinden bi farkı diye düşünüyorum Tolga Seyhan'ın da ancak tek dileğimiz onlar gibi olmaması umarım yanılırım.
Serdar Kulbilge transferi yine fena sayılmayacak bir transfer ancak sadece böyle bedava futbolcu bulmakla olacak iş değil. Hedefi olan bir takımdan bahsediliyor her sene ancak somut birşeyler yapılmıyor. Kendi adıma konuşmam gerekirse bu polyannacılık oyunu bitmeli bir an evvel.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder