26 Şubat 2011 Cumartesi

Ankara Derbisinde Behzat Ç. ve Ekibi!


Erdal Beşikçioğlu dışında ekibin diğer üyelerinin maçla pek ilgileri yok gibi çıkmış foto. Gerçi sadece Erdal Beşikçioğlu'nun boynunda ki atkı yeter..

Oktay, Mustafa & Azofeifa A.Ş.

 Bir Ankara derbisinde daha yüzümüz güldü. Zaten bu senenin en yüz güldüren olayı sanırım iki Ankaragücü maçından alınan 6 puandı. Onun dışında şöyle ağzımız kulaklarımızda bir maç göremedik maalesef. Hele geçen haftaki Karabük maçı bende öyle bir psikoloji yarattı ki artık maçı izlerken kendimi kaybettim. Bu Ankaragücü maçınada içimde yanan umut alevi can çekişmeye başlayınca söndürmemek amaçlı gitmedim. Belkide benim ayağım uğursuz diyeceğim ama 1-0 yendiğimiz Ankaragücü maçında da tribündeydim. Bu maça gelmedim ve ilk kez 4 gol birden attık. Sezonun arkadaşlarımın deyimiyle belkide en zevkli maçını kaçırdım.

Özetlere bakıyorum, geçen hafta cezalı olan Oktay Delibalta'nın takıma dönmesi etkisini büyük ölçüde göstermiş. Azofeifa'nın en başından beri ilk 11'de oynaması gerektiğini bu hafta çözen teknik direktörümüzede selam olsun. İlk dakikadan itibaren Gençlerbirliği atakları var özetlerde. Azo'nun direkten dönen topu, Mununga'nın sayılmayan golü istekli başlamanın birer göstergesi. Ama nedense bizimkiler inatla önde oldukları bir maçı zora sokmayı seviyorlar. 2-0 öndeyken maçın 2-2'ye gelmesi geçen haftaki maçı hatırlatır kendimden geçirirdi yine beni heralde. Allah'tan Orhan çok geç kalmadı da bizim kaleden sonra rakip kaleye gol atıp uzun aradan sonra  "hoşbulduk" dedi.
Böyle uzun süreli sakat ve cezalı oyuncuları geri dönüş maçlarında hep gol atacaklarsa ne mutlu ama yavaş yavaş yeniden toplanan takımda böyle 4 gol birden atıyor işte.

Bu maçın özetini izlerken dikkatimi çekenlerse başlıktaki isimler oldu. Azofeifa sonunda ilk 11'de başladı ve sonuç 2 asist. Maçın ilk yarısı 2 şutundan biri kaleciden diğeri direkten dönen Azofeifa, Mustafa Pektemek ve Orhan Şam'ın kafayla attığı gollerin ortasını açan isimdi. Yakın zamanda Azofeifa kanat adamlarını toplasın ve hergün fazladan yarım saat- bir saat "orta açma teknikleri ve güzel orta açmaya giriş" dersi versin.

Mustafa Pektemek, bu sezon 3. maçında ve şimdiden 2 gol 1 asist yapmış durumda. Karabük maçında girişi biraz geç oldu bu yüzden takımın halide ortadayken çok birşey yapması beklenemez. Ama şunu farkettimki güçlenerek dönmüş. Daha önceleri bir omuzda yıkılan Pektemek artık direniyor top saklıyor. Bu artı yanına kalsın İstanbul Belediye ve bu maçta attığı gollere bakılırsa golü resmen kokluyor bu adam.

Son olarak Oktay'a gelirsek yazının başında belirttik, geçen hafta orta sahanın haliyle bu haftaki orta saha farklılıklar göstermiş muhakkak. Oktay çok çalışıyor bu takım için. İleri çıkıyor, geri gidiyor ama en önemlisi rakibin oyununu çok iyi bozuyor. Bunu daha önce bu sezon ilk haftada Eskişehir deplasmanında sahadaki polis görevlisi demişti bize; "Kim bu 13 numara, çok iyi oyun bozuyor, iş yapar bu çocuk" demişti. Herşeyin üstüne bu maçta 4. goldeki Yasin'e attığı pas iyi bir kumaşı olduğunun göstergesi.

Dip not: Yasin'e geldiğinden beri bencil oynadığı yönünde eleştiri getiriyoruz ama İstanbul Belediye ve bu maçta verdiği paslarla takımın bir asistçiye kavuştuğunun sinyalini veriyor. Son alkışlarda Yasin'e ve güzel asistine gitsin.

Son Not: Maçta verilmeyen 2 golümüz daha var. İlki Mununga'nın golü açık ve net faul doğru ama en sonunda ofsayt nedeniyle verilmeyen benim görmediğim bir gol daha var, kim attı bilmiyorum ama ofsayt olmadığı söyleniyor. Bol gol pozisyonu bulan Gençlerbirliği mutlu ediyor insanı.

18 Şubat 2011 Cuma

www.haydigencler.com 4. Yılını Kutladı!


Gençlerbirliği'nin en genç taraftar topluluğu www.haydigencler.com 4. yaşını Ankara Tunalı Hilmi Caddesinde ki İTÜ evinde kutladı. Geceye katılan taraftarlarımız eğlenceli bir gün geçirdi. 

Gecede bizi yalnız bırakmayan futbolcularımızdan Yasin Öztekin, Murat Kalkan, Oktay Delibalta ve Orhan Şam'dan bundan sonraki maçları kazanma ve Türkiye Kupası sözü aldık. Taraftarlarımız özellikle hafta içinde taraftarlarımızı öven röportajıyla ve son haftalardaki iyi oyunu sebebiyle Oktay Delibalta'ya büyük ilgi gösterdiler. 

Doping suçlamasından aklanan Orhan Şam'da diğer ilgi odağı isimdi. Morali yerinde görünen futbolcumuz hafta sonu geleceğinin müjdesini de verdi. Biran evvel sahalara dönmesi dileğinde bulunduğum oyuncumuz sahaya döneceği günü dört gözle beklediğini söyleyerek ne kadar istekli olduğunuda gösterdi. 

Türkiye Kupası finalinde gol sözü aldığımız Yasin Öztekin'de, Ankara'da olmanın güzelliğinden bahsederken, taraftarlar olarak özellikle İstanbul belediye maçındaki asistini sorduk kendisine. Gelir gelmez golleriyle dikkat çeken genç Yasin'e de taraftarlarımızdan gollerinin devamı temennisi bolca geldi.

Gecenin futbolcular dışında diğer değerli konuklarıysa, eski başkanımız Hasan Şengel ve sporx.com yazarı Tolga Özek idi. Gecede bende, bana desteğini hiç esirgemeyen sporx.com sitesinde ve kendi blogunda Gençlerbirliği ve Ankaragücü yazılarıyla Ankara futboluna desteğini esirgemeyen Tolga Özek hocama plaket verme şerefine eriştim. Aynı zamanda atkımı Hasan Şengel'e hediye etmekte büyük bir gururdu.

Hasan Şengel başkanımız gecenin en şanslı ismiydi. Yapılan çekilişte en değerli hediyeler olan futbolculardan imzalı top ve forma, Orhan Şam ve Oktay Delibalta'nın çektiği kuralarla Hasan başkanımıza gidince salonda espri olarak şike yapıldı söylentileri dolaştı =D.

Geceyi hazırlayanların emeklerine, ellerine sağlık. Büyük bir işe imza atıldı ve takımın zor günlerinde bile taraftarlarımızı, futbolcularla bir araya getirerek büyük bir moral depolandı hem taraftarlar hem futbolcular tarafından. Umarız bu gecenin devamı olacak yarın ki Karabük maçınıda galibiyetle tamamlarız.

13 Şubat 2011 Pazar

Hoşgeldin Pektemek!

Bu maç için ne diyebilirim ki? Geçen hafta küme düşme kabuslarını 1 hafta erteledik ama Ankaragücü'nün Beşiktaş ile Buca'nın Konya ile oynadığı haftada çok daha önemli bir maçtı bizim için. Maçı izleyemedim ama Pektemek'in attığını duyduğum an hissettiğim şeyler çok farklıydı.

Dile kolay neredeyse 1 sezondur oynamayan golcümüz takımı 89. dakikada ipten alıyor. Ne hissedebilirsiniz ki sonuç kaçınılmaz; mutluluk gözyaşları...

Zumdick'in etkisizliği, Mustafa Kaplan'ın teknik direktör tavırları, büyük umutlar beslediğimiz oyuncuların formsuzluğu... Bu takım düşmeyi Mustafa'nın, Oktay'ın, taraftarının güzelliği yüzünden haketmiyor..

Hoşgeldin Pektemek! Taraftarlarımızdan Emre Bayraktaroğlu'nun sözüyle tekrar selam olsun sana;

SENİN O GÖZLERİNDEN AKITTIĞIN YAŞ BİZİM GURURUMUZDUR!

11 Şubat 2011 Cuma

Aslında İstanbul'u da Severiz Ama...


"Biz İstanbul'un en çok Ankara'ya dönüşünü severiz!"

7 Şubat 2011 Pazartesi

Küme Düşmeyi 1 Hafta Erteledik!

 - Kupa maçından 4 gün sonra bu sefer ligde Buca'yı 2. kez mağlup etmeyi başardık.
- Kupa maçından daha kötüydük. Buca yine aynıydı.
- İlk yarıda biraz daha atak olan taraf bizdik ancak orta sahadan çıkamayan oyuncularımız sayesinde bir türlü ablukaya tam olarak alamadık Buca kalesini.
- İlk yarıda Harbuzi, Gençlerbirliği taraftarını çıldırtan isimdi. Laubali oyunuyla artık gönderilme zamanım geldi der gibi oynadı.
- Geçen sezon Galatasaray, Harbuzi'yi istiyor diye haber çıktığında şaşırmıştım nasıl isterler diye keşke satabilseymişiz o zaman. Sahada çok önemli bir maç var ve Harbuzi oldukça isteksiz ve sonucunda başarısız paslarıyla çok top öldürdü.
- Azofeifa'nın neden oynamadığını anlayamadım zaten.
- Mehmet Akgün, devşirilmeye çalışıldığı sağ beke yavaş yavaş adapte oluyor. Geçen maçlarına göre hatasız sayılabileceği bir maç çıkardı.
- İlk yarıda Ermin Zec, Buca'nın korkulu rüyası olmak üzereydi. Kupa maçından sonra bu maçtada oldukça etkiliydi. Hele o çektiği şutlar gol olsa jeneriklik 1-2 gol izleyebilirdik. Ama maalesef şutlar çok az farkla auta çıktı.
 - Ermin Zec için bir ayrıntıda, bu oyununu devam ettirebilmesi için mutlaka Mununga ile oynaması gerektiğini düşünüyorum. Mununga ilerde top tutarak Zec'in oynamasını daha kolaylaştırıyor.
- Munuga'ya da atlamışken bugün güzel bir maç çıkardı. Öyle güzel hareketlerinden bahsetmiyorum. Sadece hırsı bile beğenmemize yeter ve artardı. Boyu çok uzun olmasada zıplayıp almaya çalışması ve alması takdire şayandı. Kahe'den sonra Smeltz ve Billy Mehmet gibi boylu diye getirilen adamlar birşey yapamazken Mununga alkışı haketti.
- Maçın ikinci yarısında ise Harbuzi'nin çıkıp Yasin'in girmesi rahatlattı biraz bizi. Bencil oynayan ama birşeyler yapmaya çalışan adamı, ruhsuz ve laubali bir adam her zaman tercih ederim.
- Ve sonunda Buca kalecisi Londak'ın yaptığı hatayı Oktay Delibalta çok iyi değerlendirdi. Oktay Delibalta için golden çok daha fazla şey söylenmeli. Maçı bize kazandıran adamdı. Zec, Mununga, Serkan, Cem Can iyi mücadele etti belki ama hepsi görevlerini yerine getirmeye çalıştıkları için iyiydiler. Oysa Oktay, rakibin oyununu bozdu, takımı atağa kaldırdı, defansa yardım etti, golünü attı. Takımın ayakta kalmasını sağlayan tek adamdı diyebilirim. Kupa maçından sonra bu maçta daha da harikaydı.
- Bucaspor'un işi gerçekten zor zaten Allah'a emanet savunmasını golü yedikten sonra iyice açtı, bu sırada yakaladığımız kontratakta Yasin topu ayağından fazla açınca kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda ikinci golü bulamadı.
-Kabus dolu anlar bundan sonra başladı. 1-0'a yatan takımımız oyuna Jedinak ve Hurşut'u aldı.
- Hurşut ne kadar iyi oynayamasa da her şekilde yedek başlaması şu durumda daha mantıklı. Serkan ile başlayıp ardından Hurşut'u koymak teknik direktörün yaptığı tek iyi işti belkide.
- Kabus dolu anlarımızın baş mimarı ise Jedinak oldu. Defans yapsın diye oyuna konulan adam girdiği anda iki kritik pozisyonda topu uzaklaştırmak yerine rakibin ayağına teslim ederek soğuk terler döktürdü. Bir tane bile olumlu hareketi olmayan Jedinak'ta Harbuzi ile birlikte gidebilir. Azofeifa'nın oynamamasını yadırgadım.
- Hakem içinde iki tarafı da oynatmadığı için kötü yönetim gösterdiğini söyleyebiliriz.
- Bu kadar kötü oynadığımız bir maçta gelen galibiyete sevinmem ancak bu maçın önemi düşünüldüğünde sevinmek dışında birşey yapamıyorsunuz. Sivas'ın, Konya'nın yenildiği bir haftada tek maçla 3 rakibi yenmek gibi birşey oldu bu maç bizim için ve Bank Asya 1. Lig yoluna girmeyi 1 hafta daha erteledik.

Ankara Demirspor - Lüleburgazspor Maç Notları!

 - 3. ligimizin kalitesi oldukça düşük. Bu maçtan çıkarabileceğim en önemli sonuçlardan biridir bu.
- Hakemliğin altyapısı olacak bu alt liglerde hakem kalitemizde çok düşük.
- İki tarafı da oynatmayan ve çok kolay faul çalan bir hakemin Süper Lig'de ki geleceğinin nasıl olduğunu görüyoruz şu anda bile aslında.
- Ankara Demirspor'u konuşursam defansı dışında canlı bir takım.
- Ancak forvet hattı geriye dönmeyip desteğini kısınca orta saha ile iletişimi de zorlaşıyor.
 - Bu maçta her ne kadar içimi burksa da,birazda sevindirici bir an sahada Gençlerbirliği ASAŞ ve OFTAŞ zamanından tanıdığımız Kemal Yıldırım'ı görmek oldu.
- Eski günlerinden çok uzakta olan Kemal Yıldırım'ı herşeye rağmen buralarda görmek üzücü.
- Süper Ligde OFTAŞ ile sakatlık geçirdikten sonra Orduspor ile anlaşan Kemal'in son durağı burası olmuş. Eski hızı ve çalımlarından eser yok. Üst resimde 10 numaralı futbolcu artık korkarak oynuyor.
- Babasıyla da tribünde konuştuğumuz futbolcunun 2 kere stres kemiği kırılınca böyle biraz çekingen oynadığından bahsedildi.
- Ankara Demirspor'da 2 numaralı defans oyuncusu 3 kere tacı yanlış kullanıp 3 kere tacı el değiştirince oldukça tepki aldı.
- İnatla 4. tacı atmaya çalışan futbolcuya arkadaşları, tacı nasıl atması gerektiğini göstermesi oldukça komik ama profesyonel bir futbolcu açısından utanç verici olması gereken bir andı.
- Maçı 1-0 önde götüren Ankara Demirspor'un, Lüleburgaz'ın 10 kişi kalmasıyla rahatlayacağını düşündük ama Lüleburgaz atak üstüne atak geliştirdi.
- Sonradan oyuna giren ve 17 numaralı formayı giyen genç oyuncunun mükemmel asisti sayesinde 2-0 öne geçen Demirspor ancak rahatlayabildi.
- Maç zorda olsa Ankara Demirspor'un 2-0'lık galibiyetiyle sona erdi.

3 Şubat 2011 Perşembe

Yarı Final Yolları!

 - Soğuk havanın etkisiyle ve maçın TV'den verilmesi sebebiyle maçta toplasan 1500 kişi anca vardı.
- Gençlerbirliği şaşırtmadı bizi ve yine bambaşka bir kadroyla sahaya çıktı.
- Maçta ilk yarıda da ikinci yarıda da üstün taraf Gençlerbirliği oldu.
- Özellikle ilk yarıda Hurşut ile çok net fırsatlar kaçtı. 2 tane yüzde yüzlük gol pozisyonundan yararlanamadık.
- Hurşut demişken çalım sevdasına ataklarımızı öldüren isimde kendisi oldu. Geçen sezon çalımlarına hayran bir şekilde yere göğe sığdıramadığımız Hurşut'a bir anda ne oldu anlamak mümkün değil. Biraz paslı oynasa çok önceden bitirmiştik Buca'nın işini.
- Ante Kulusiç yerden oynayan Buca karşısında zayıf kaldı çok adam kaçırdı. Mehmet Akgün'de kendi mevkisi olmayan sağ bekte "ileri mi çıksam, defans mı yapsam?" ikileminden kurtulamayınca Buca genelde o kanattan geliştirdi ataklarını.
 - İkinci yarı ile birlikte maçta sönük kalan Harbuzi yerini Ermin Zec'e bıraktı. Olumlu bir hamleydi. İyice sıkıştırmaya başladık Buca defansını.
- Ama Hurşut top ezmekten ve başarısız çalımlarından vazgeçmeyince istenen gol 70. dakikaya kadar gelmedi. Ardından gelen Cem Can - Hurşut değişikliğiyle paslı oynayan Gençlerbirliği 2 dakika da 2 gol buldu.
- Özellikle ilk golde golü Ermin Zec'e yazsalarda harika asistiyle golün yarısından çoğunu Yasin Öztekin hakediyor.
- Yasin ve Zec'in yanına Mustafa Pektemek'in katılacağı günü sabırsızlıkla bekliyorum. Bu maçın son dakikalarında forma şansı bulmasını isterdim.
- Bugünün bal yapmayan arısı ise Oktay Delibalta oldu. Rakip ataklarını bozarken, takımı atağa kaldıran isim olması, orta sahada ayak basmadık yer bırakmamasıyla ve hırsıyla maçın kahramanlarından. Antrenmanlarda zaten hırsını görüyorduk ama her maça yansıtamıyordu. Bu maçla devamlı olmasını bekliyor ve istiyoruz.
- Biz kötü oynuyoruz, Buca bizden kötü oynuyor. Türkiye Kupasında yine güldük ama asıl önemli maç ligde olacak.
- Bu bir lig öncesi prova maçı gibi oldu. Pazar günü iki takımda en iyi 11'lerini sahaya süreceklerdir. Lig maçını kazanmak bu maçtan daha kıymetli. Bizim için 6 puanlık maç.
- Erdal Kılıçarslan'a bel bağlayan Gençlerbirliği'nin işi nasıl zorsa, Cenk İşler'den hala Süper Ligde takım kurtarmasını bekleyen Buca'nın işi de bir o kadar zor.
- Son olarak maçın en güzel hareketi Gençlerbirliği taraftarından geldi. Gençlerbirliği'ni çalıştırdığı dönemde El Saka'yı kastederek "Beni bir Arap'a tercih ettiler" diye ırkçı tutum sergileyen Bucaspor teknik direktörü Samet Aybaba'ya inat "El Saka" tezahüratı çok anlamlıydı. Sonunda da "Sen anladın Samet" sesleriyle bir kez daha güzelce(!) andık Samet Aybaba'yı.

2 Şubat 2011 Çarşamba

Kar En Güzel Ankara'ya Yakışır!

 Cebeci Stadından Çamlık Akdere semaları...
 Cebeci Stadından 50. Yıl Parkı (Türkiye'nin en uzun bayrak gönderi)
 Cebeci Stadından Kocatepe Camii... 
Cebeci Stadından Hacettepe Semaları ( Hacettepe Tıp Fakültesi )
Related Posts with Thumbnails
Bu blog BloggerV.com üyesidir.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bu Blogda Ara