Yula Us Güncesi (1. Ay)
-
38 haftalık “karın içi” gözleyişinin ardından “Akıllı Rüya Ruhumuz” Yula Us
teşrif etti. Ben de bu seride ufaklığımızla ilgili kısa kısa
gözlemlerimi(zi) p...
2 gün önce
Ankara derbisi yarın oynanacak. Ankara'da bitmek bilmeyen tartışmalar uzun süre devam etti. Ankaragücü taraftarlarının da rahatsız olduğu Yenikent ASAŞ stadından haber en sonunda geldi ve maç 19 Mayıs Stadına alındı. Maç öncesi en iyi haber bu olsa gerek. Hatta Ankaragüçlüleri sevindirecek bir haber daha var bu maç için. Ankaragücü'nün deplasman sayıldığı bu maçta alışıldık saatli kale arkası tarafı değil, Ankaragücüyle özdeşleşmiş Gecekondu kale arkası (Gençlik Parkı) tarafı ayrılmış Ankaragüçlülere. İlhan Cavcav'ın Melih Gökçek'in gönlünü almak için böyle bir uygulamaya gittiğini düşünmedim değil. Ayrıca bu tarz maçlarda iyi oyunu kim oynarsa oynasın puan alan taraf genellikle zor durumdaki takım oluyor. Hemşehri dayanışması mı, şike mi dersiniz size kalmış.
Eskişehir'de 0-0 beraberlik ile 1 puanı hanemize yazdırdık. Maç tatsız, tuzsuz oldu gol olmayınca ancak ne Eskişehir ne de Gençlerbirliği istedi 3 puanı. Tek kalan renkler gibi skorunda beraberliği oldu. Ancak söylenmesi gereken tek şey var Kasımpaşa maçından çok farklı bir Gençlerbirliği sahadaydı. En azından 3 pas ve fazlasını ardarda yapabilen şuurlu bir Gençlerbirliği vardı. Demirlere astığımız "sakin ol şuurlu oyna" pankartı işe yaradı belki de. Eskişehir bizden çok daha fazla pozisyona girdi. İlk yarının başlarında ve son dakikalarda. Son dakikada beraberliğe yatmaya çalışan görüntümüz yüzünden böyle oldu aslında. Serdar'a küfür edildi vakit geçirme çabası yüzünden ama bu Serdar'ın değil teknik direktörün isteğiydi büyük ihtimalle. Eskişehirliler kadar tribünde bizde oldukça fazla tepki gösterdik bu duruma.
Maçın en güzel tarafı ise Eskişehir'e tribünden arkadaşlarımın gelmesiydi. Yaklaşık 100 kişi kadar taraftarımızla oradaydık. Maç öncesi okuduğum şehir olması sebebiyle arkadaşlarıma Eskişehir'i tanıttım. Hepsi oldukça beğendi Eskişehir'i. Karşılamaya gelen Eskişehir taraftarları da maç sonunda da eşlik ederek misafirperverliklerini gösterdiler. İlk maçta ki küfürü unutturdular sağolsunlar. buradan Emre Angı ve ağabeylerine teşekkürlerimi sunuyorum. Eskişehirspor taraftarına o stad gerçekten yakışmıyor. Umarım Euro 2006 hayalleri yalan olmazda Ankara'da Eskişehir'de yeni modern ve bu şehirlere yakışır bir stadyuma kavuşurllar.
Eskişehir'de 22. haftada, Eskişehirspor ile karşılaşacağız. Kasımpaşa sonrası kırılan umutlarımızda bir tazelenme yaşamak istiyoruz ancak şu an itibariyle zor gözüküyor.
Çileli otobüs yolculuğundan sonra Yenikent'e geldik ama 19 Mayıs'a alıştığımızdan mı yoksa gerçekten bir tatsız havası var mı analayamadık Yenikent'i. Gelen herkes maça motive olamadığından bahsetti. Kimse de ne bir heyecan, ne bir coşku. Şubat'ın ortasında kısa kollu formam ile maç seyrettiğim ender bir maçtı. Bu kadar garipliğin ortasında bekleniyordu taraftarlar tarafından. Maçtan bahsedecek olursam, bahsedecek hiçbir şey yok. Geçen seneki oyunumuzdan kesitler sunduk. Ruhsuz, cansız, sahada gezinen, oyuna sonradan girip takımı ateşleyen Hurşut bile yetersiz kaldı. Şuursuz bir oyun ve aynı Beşiktaş maçında ki gibi pozisyonsuz goller. Kasımpaşa maç boyu oyunu soğuttu. Yavaş hareketlerle ilk dakikadan beri defans yaptılar. Kalemize atakları yok ama en azından ne yaptıklarını bilince beraberlik diye geldikleri deplasmandan 3 puanı alıp gittiler. Tek eleştirim Yılmaz Vural'a olur, milli takımı da böyle yönetecekse vay halimize.
Yeni transfer Vranjes bir kaç güzel pas dışında yoktu. Ancak pres yapmayışı dikkatimi çekti. Yırtıcı bir oyuncu değil. Yenilmemizin sebebi ne olabilir diye düşününce, Beşiktaş maçı geliyor aklıma. 4 yediler dapılmışlar, bir de Thomas Doll haberleri derken takım göçmüş diyeceğim ama ruhsuz oynamaya yer arıyorlar gibi. Yine çok fazla küme düşme korkumuz olmadığından bu sene artık böyle geçsin deyip sineye çekeceğiz ancak yönetim politikası çok kötü. Derme çatma Gençlerbirliği bayraklarıyla kapatılmaya çalışılmış Ankaragüçlü futbolcuların gölgesi altında çok kötü bir havada izledik maçı. Bu durum böyle giderse kombinemi iade etmeyi ve sadece deplasmanlara gitmeyi düşünmeye başladım.
19 Mayıs'ın zemini kötü hadi ama şu stadın zemini çok mu iyiydi? Cebeci'nin zemini kesinlikle çok daha güzel. Öyle bir imkan varken Yenikent'e gitmek saçmalık. Bir lafımda tercüme hatası var veya yok, bizi her defasında Ankaragüçlü taraftarlarla kıyaslayan Doll'e, kalabalık olmak birşey ifade etmiyor anlamıştır sanırım. 25 kişi değil 1025 kişiydik ama 10 taraftarın desteklediği Kasımpaşa maçı kazanmasını bildi. 10 taraftarın yarısınıda Es-Es formalı taraftarlar oluşturdu zaten.
İnternet sitesi ve bir taraftar topluluğu olan, benimde mensubu olduğum www.haydigencler.com sitesinin 3. yıldönümü için yemekli bir toplantı düzenledik. Geçtiğimiz senelere göre biraz sönük geçmiş olsa da eğlenceli ve sohbetin tavan yaptığı güzel bir toplantı oldu. 3 yılda yaşadığımız anıların, yaptıklarımızın ve yapacaklarımızın konuşulduğu Gençlerbirliği ve futbol akşamının en önemli konuklarından biri de www.sporx.com adresinde ve kendi blogunda Ankara futbolu hakkında yazılar yazan ve daha önce köşesinde haftanın blogu köşesine konuk olduğum ağabeyimiz Tolga Özek idi. Tabii ki benim için ayrı bir önemi olduğu için gecenin en mutlu anlarından birini yaşadım. Kendisiyle yüzyüze tanışmak ve sohbet etmek oldukça eğlenceliydi. Davetimizi kırmayıp geldiği için kendisine tekrar teşekkür ediyorum.
Yarın saat 14:OO'da Yenikent ASAŞ Stadında Kasımpaşa'yı ağırlayacağız. Aslında tarafsız saha gibi düşünülebilir Yenikent. Bolu'da olduğu için İstanbul ile Ankara'nın ortak noktası. Allah'tan Kasımpaşa'nın seyircisi akın peşinde değil.
14 Şubatta oynayacağımız Kasımpaşa maçı için Yenikent ASAŞ Stadına belediye tarafından otobüs kaldırılacaktır. Bildiğimiz kadarıyla 20 otobüs kalkacak. Otobüsler tamamen ücretsizdir. Saat 12:00 kalkış saati olarak belirlenmiş. 11:30 ta hazır olmak en iyisi hatta 1 saat erken gelirseniz en azından oturarak gidersiniz. Ayakta yolcu gidecek mi emin değilim ama belediye otobüslerimiz bedava da olsa bu geleneklerinden vazgeçmezler sanırım. Eziyet çekmemek adına erken gelmekte fayda var. Kalkış yeri Ankara 19 Mayıs Stadyumu önündür.

“Ben, Kasımpaşa ile yapacağımız karşılaşmada, Ankaragücü’nün 25 bin kadar olan taraftarının stada gelmesinde sıkıntı yaşanacağını, bunun bizim takımımız için geçerli olmayacağını ve bu nedenle de 3-4 bin olan seyircimizin tribündeki yerini alacağını ima etmiştim. Bu düşüncemin yanlış anlaşılmasından dolayı üzüldüm”
"25 kişilik taraftar kitlemizle (Benzetme yaparak) hangi statta oynadığımız çok da önemli değil. Taraftarlarımızın Ankara'nın neresinden geldiğini tam olarak bilmediğim için 19 Mayıs ya da Yenikent'de maçlarımızı oynamamız farketmez. Ama Yenikent ASAŞ Stadı'nın zemini biraz daha iyi. Bu bize az da olsa avantaj sağlayacaktır"



Hep taktiksel zekasını övdüğüm Thomas Doll bu sefer gerçekten bizi yakan adam olduğu kanaatindeyim. Zaten maç günlerce tartışılacağı için, yaptığımız hataları sayıp yazımı bitireceğim.
İlk yarının sonlarında Hurşut'u almak doğru bir hamle ancak aldığı adam Cem Can olmamalıydı. Maçta hiçbir şey yapmayan Kerem oyundan alınmalıydı. 90 dakika boyunca sahada kaldı ve doğru dürüst top ayağına gelmedi, geleni de dan dun harcadı. Ayrıca yaptığımız faullerin yarısıda kendisine ait. Hurşut'un oyuna girmesi olumlu yansıdı. Ve ikinci yarı boğduk Beşiktaş'ı. Mustafa Pektemek'in kaçan golleri, atak üstüne atak derken işlerin bir anda değişmesini sağlayan yine yanlış değişikliklerdi. Kahe'nin oyundan alınıp yerine Sandro'nun girmesi büyük hataydı. Sandro'nun da maç boyu birşey yapmamasını geçtim Kahe'nin oyundan alınması takımı kötü etkiledi. İleride top tutamayınca bir anda işler değişti ve defans oyunumuz yüzünden golleri ardarda yedik.
Kerem ve Sandro dışında oyuncuların özellikle ikinci yarı performanslarını beğendim. Kasımpaşa ve Es-Es maçlarında bu kadar defansif oyun oynamayacağımızı düşünerek ve Serkan Çalık ile Vranjes'in Sandro-Kerem ikilisinin yerini alacağını düşünerek ilerleyen haftalar için ümitliyim.


