19 Mayıs zeminin içine eden Ortak Girişim sayesinde Ankaragücü ve Gençlerbirliği'nin maçları, Yenikent ASAŞ Stadına alındı. Ankaragücü'nün maddi sıkıntılar yüzünden mali destek veremediği çimleri, Cavcav yaptırmıştı. Bir iddiaya göre (klasspor.com'un haberi) Cavcav cimriliğinden en ucuz çimi kullanmış ve bugün bu durumun yaşanmasına en büyük sebebi vermiş. Şimdi de bizi sürgüne, Ankara'nın merkezine 40 küsür kilometrelik yola, neredeyse Bolu'ya gönderiyor. Üstüne üstlük zaten taraftarımız yok diyerek yaptığı bir gafla birlikte.
Bu gafla ilgili yazıya ziggytheking'in yorumu teşvik etti beni birazda bu yazıya. Bu durum aslında Gökçekgillerin işine geldi. Zaten ASAŞ'a taşınmak için bahane arıyorlardı, buldular ve bulur bulmaz stadyumu sarı-laciverte bürümüşler. Stadı bu kadar sahiplenen takım Ankaragücü olunca haliyle iyice sığınıtı ve deplasman takımı gibi hissedeceğiz kendimizi. Şimdi taraftar olarak ne yapabiliriz diye düşündüğümüzde aklıma çok birşey gelmiyor. Daha doğrusu geliyor ama olmaz diyerek buruşturup çöpe atıyorum fikrimi. İngilizlerin futbolunu, kültürünü çok beğenirim. Ziggytheking'te İngilizlerden vermiş öreneği. Orda her zaman öncelik taraftardır. Takım böyle durumlarda zararımızı karşılaması gerekiyor. Ama gelin görün ki bizim başkanımız, 5000 tane maraton kombinesi sattığı taraftarını görmezden gelecek kadar alçalıyor. Bu adamdan hakkımızı almak için mahkemeye başvursak, haklıyken haksız duruma düşürürde donumuzu çeker alır diye korkuyorum. Kulübü buraya kadar getirirken geçen emeğini hakkını kimse inklar etmiyor ancak son dönemde yaptığı hataları, kulübü elimden alacaklar korkusuyla sürekli örtbas etmeye çalışıp daha beter hale sokuyor bizi.
Ankaragücü belediye kaynaklarını kullanıp otobüslerle götürdü taraftarını maça, ancak bize böyle bir uygulama yapılacak mı bilemiyoruz. Ayrıca bir maça gitmek için önce Ulus'a ordanda Yenikent'e toplamda 1.5-2 saatlik yolu kombineli taraftar çekmek zorunda mı? Hatta cimrilikten kırılınıp bir otobüse maksimum adam alma çabası gösterilirse vay halimize. Kaldı ki, Kızılay-Abidinpaşa gibi 15 dakikalık bir yolu eziyet haline getirebiliyor bu belediye otobüsleri. Bütün bu Ankara gerçekleri içinde oturup ağlayasım geliyor kimi zaman. Belediyemiz bir kötü adamın elinde, İki güzide kulübümüzün başında da, çok muhterem isimler var. Biri belediye başkanının oğlu, biri de yaşlandıkça ne yapmaya çalıştığını açıkçası kendisinin de bilmediğini düşündüğüm İlhan Cavcav. Ankara için gerçek zulümdür bence bu isimler. İşte bu kötü adamların yıllardır yaptıkları kötülükleri düşündüğüm sıra UltrasMovement blogunda bir haber gördüm.
Bulgaristan'ın Botev Plovdiv takımının taraftarları neredeyse bizimle aynı durumu yaşıyorlar. Bu stad konusunda değil belki ama oyuncuların takımdan ayrılması bizimle çok benzer bir durum. Tabi en büyük benzerlik yönetimsel. Taraftarlar, kulüplerinin bu yönetim altında iyice oyuncak olduğuna inanıyorlar. Artık canlarına öyle tak etmiş ki federasyona deklarasyon yayınlayarak, çok sevdikleri kulüplerinin amatör lige düşürülmesini ve armalarının gerçek sahiplerine yani kendilerine bırakılmasını istemiş. İşte marka kalitesi artmış bir ligde böyle rezil bir stadyum sorunu çekiyoruz. Kombineliyiz ama 4o km uzaklıkta bir stada sürgün ediliyoruz. Yönetim takımla ve taraftarla resmen dalga geçercesine işler yapıyor bizi görmezden geliyor.
Şimdi sorarım sizlere, bizler Gençlerbirliği taraftarı olarak ne yapalım?
Ayrıca bakınız;
2 yorum:
gençay dediğin gibi otobüsle falan gidilecek yer değil o yenikent.
ben bursa maçına arabayla gittim ama o otobüsleri bir görsen , sıkış pıkış içerisi , millet sigara içiyor telefonda müzik dinliyor..bildiğin a.gücü taraftar profili :D
bir de bu stad boyama olayı da ilginç.başından beri belliydi gökçek'in muhaliflerin ''ankaraspor oluyoruz'' yaygaralarını bastırmak için o stadı öyle yapacağı , ilhan cavcav ne diye kabul etti ki orada oynamayı...cebeci'nin suyu mu çıktı sanki , yarım devre daha dayanamaz mıydı...şimdi g.birliği nasıl ''evsahibi'' olacak o stadda hakkaten çok ilginç.
bursa maçından sonra millet birbirine ''bir daha buraya gelirsem anamı ...'' diye serzenişte bulunuyordu.yenikent değil zulumkent orası , araban yoksa çekilir yer değil.
hakkaten zor işimiz...
cavcav bizi yok sayıyo o stadda maç yaptırcak olması normal takıma. bizede 20 otobüs vermişler sanırım ama sıkış tepiş o 1 saatlik yol nasıl gidilecek bilmiyorum.. araba falan kiralamak şart sanırım...
Yorum Gönder