21 Ekim 2012 Pazar

Sol Bek'ten Sevgilerle: Dusko Tosiç!

 Sezon başında gelen 3 Sırp futbolcudan ilkiydi Dusko Tosiç. Forma giydiği takımlara bakıldığında en kariyerlisi olarak görülebilir aslında. Nihayetinde Werder Bremen, Porstmouth, Real Betis, Sochaux gibi takımlarda oynaması Avrupa'nın en ünlü liglerinde top koşturduğunun göstergesi. Lakin vatandaşları Lekiç ve Radosav Petrovic kadar ses getirmemişti transferi.

Lekic'in La Liga'dan gelmesi, Petrovic'in Championship'ten gelmesi ve hala umut vaat ederken Türkiye'ye gelmesi ve bu iki ismin halen milli takıma çağrılmaları Dusko Tosiç'i daha sönükmüş gibi gösterdi diyebiliriz.

Tosiç, Türkiye'ye gelirken futbolundan ziyade aşk hayatıyla gündeme geldi. Sansasyonel fotoğrafları, samimi görüntüleri, dedikoduları daha kendisi Türkiye'ye gelmeden kulağımıza geldi. Yıllardır aranan sol bek olabilir miydi herkesin az buçuk şüphesi vardı elbet.

Ligin başlamasıyla beraber "senenin en iyi transferi benim" mesajını vermeye başladı Tosiç. Her maç giderek oyununun üstüne koyuyor. Üstelik yıllardır aradığımız sol bek özelliklerini dahi aşar cinsten bir oyunla. İleriye çıkıp geri dönemeyenler, orta açamayanlar, defans yapamayanlar derken Filip'ten sonra sol bek göremez olmuştuk. Filip'ten bile iyisini bulduk demek için hem biraz erken hem de daha yolun başında olan bir futbolcuyla Filip'i kıyaslarsak Filip'e ayıp etmiş oluruz. Ancak Filip'in yerine sonunda sol bek bulduk diyebiliyoruz yavaş yavaş.

Defans yapıyor, mücadele ediyor, orta açıyor, ileri geri çizgi boyunca yorulmuyor. Üstelik İstanbul Belediye maçında oyun bile kurdu sol bekten, atakları yönlendiren isimde çoğunlukla kendisi oluyor. Toplam 9 resmi maçta da forma giyerek toplam 753 dakikayla en çok forma giyen oyuncumuz. Vazgeçilmez olduğunu göstermeye başlamış Fuat Çapa'ya. Tek lider olduğu konu bu değil elbet, Tosiç'in ekstra özellikli bir sol bek olduğunu yaptığı 4 asistle ve takımın asist lideri olmasıyla da anlayabiliyoruz.

Son Galatasaray maçında da asisti var. Azofeifa'nın attığı golün pasını verdi öyle sıradan da bir pas değildi bu. Karşısında Arsenal gibi bir takımdan gelmiş, Galatasaray'ın milyonlarına mal olmuş başka bir bek Eboue varken atılmış bir pas, pas öncesinde de hani derler ya "öyle bir hareket yaptı ki bakkala gönderdi rakip futbolcuyu"diye aynen öyle bir çalım atarak.

Futbolun klasiğidir gol atan adamlar konuşulur genelde, forvetler, 10 numaralar her maç sonu bu bölgelerde oynayan adamlar düşmez dillerden, bu adamların formaları alınır, taraftarın gözbebeği olur. İşte Tosiç'in farkı da burada. Bir sol bek düşünün, kazanılan, kaybedilen her maçın sonunda taraftarının dilinden övgüsü eksik olmuyor. Gençlerbirliği taraftarı için özel adamlardan biri olmaya aday Dusko Tosiç. Belki hala Thomas, Skoko, Filip gibisi gelmedi desekte, Tosiç yavaş yavaş Filip'in koltuğunu doldurmaya başladı gibi görünüyor.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails
Bu blog BloggerV.com üyesidir.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bu Blogda Ara