23 Mart 2010 Salı

Bir Zaman "Gençler" Forması Giydiler! #2

BURHAN DOĞANÇAY

Gençlerbirliği'nin tahsilli futbolcu dönemlerinin en büyük örneklerinden biri Burhanettin Doğançay'dır. Gençlerbirliği'nin fakir yıllarında, antreman yapılacak saha bulunamadığı senelerde futbolunu oynayıp ardından dünyaca ünlü bir ressam olmuştur. O dönemde bir çok futbolcumuzda olduğu gibi hukuk tahsilide vardır. Babası Adil Doğançay'da ressamdır ve ilk eğitimini babasından almıştır. Fransa'da ekonomi doktorası yapmaya gönderdiği oğlu Burhan Doğançay'a resim ve futbolu yasaklamış, futboldan kopmuş olsa da resimden kopmayıp dünya çapında şöhret yakalamıştır.
1945 yılının Gençlerbirliği kadrosunun başarılı hücum hattının tekniğiyle öne çıkan ismiydi Burhan Doğançay. Geliş hikayesini anlattığı, Tanıl Bora'nın "Ankara Rüzgarı" isimli Gençlerbirliği tarihi kitabında, "Benim iki büyük aşkım oldu. Biri resim, bir diğeri de spor" diye başlıyor. "Mektebin bahçesinde, mahallede, tenis topu kadar topla, akşam sabah futbol oynar , patlamış su borularından su içerdik... O zaman Ankara'da belki otuz tane takım vardı. Belki yirmi tane de askeri takım vardı. Ama esasında Ankara'da 3 tane takım vardı benim gördüğüm; Demirspor, Ankaragücü, Gençlerbirliği... Liseden sonra, gönlümüz tabii hep Gençlerbirliği'nde..." der büyük üstad. Turhan Ogan'ın mahalleden ve üniversiteden yakın arkadaşı olduğunu, Turhan Ogan'ın da Gençlerbirliği'ne yıllarca başkanlık yapmış Orhan Şeref Apak'a ve Keşfi Tarlan'a yakın olduğunu belirtiyor ve arkadaşının ısrarıyla Gençlerbirliği'nde antremana çıkar. Sahada 30-40 kişi tek topla antreman yapar, Burhanettin Doğançay'da kendi dediğine göre fena oynamaz ancak o kadar kişi arasında yüzüne bakan olmamasından şikayetçi olup o sıra Etimesgut da kurulan sivil bir takım olan Havagücü'nde oynamaya başlar. Turhan Ogan kendisine "ayıp ettin" deyince durumu açıklar. O sırada Burhan Doğançay'ın maçlarını izleyen Orhan Şeref Apak; "Burhan'ı muhakkak almamız lazım" der. Ve bu iki isimin girişimiyle Burhanettin Doğançay Gençlerbirliği'ne kazandırılır.

Burhannettin Doğançay o senenin kadrosunda belirttiğimiz gibi tekniğiyle yıldızlaşır ancak en önemli özelliği asisttir. Kaleciyle karşı karşıya kaldığında dahi pas verip takımına gol kazandıran bir futbolcudur. Arkadaşları "biraz da kendin için oyna" diye takılırlar. Yeteneğinin yanında zaafları da olan bir futbolcudur. Gazeteci Cezmi Başar, O'nun için ; "İstediği ve arzulu olduğu zaman birinci sınıf topçu. Sinirlerine hakim olamadığı zaman ise üçüncü sınıf topçu." yazmıştır. Çok zaman yanındakilere ve arkadaşlarına söylenmesinden dolayı güzel futbolunu berbat ettiğini söylüyor Cezmi Başar.
1946 Türkiye Futbol Birinciliği finallerinde, ilk maçta Beşiktaş mağlup edilip, finalde Eskişehir Demirspor mağlup edilerek şampiyonluğa ulaşılmış fakat Burhanettin Doğançay hasta olduğundan final maçını kaçırıp şansızlık yaşamıştır. Daha sonrasında ise eğitimi için futbolu bırakmış ancak sanattan kopmayıp bütün hukukçu ve ekonomist kimliğini gölgede bırakacak kadar başarılı bir ressam olmuştur.

Amatör futbol zamanlarında büyük futbolcu olması imkansızdı belki ama "herşeyden önce eğitim" anlayışıyla hizmet veren Gençlerbirliği camiasında bir zamanlar top koşturmuş dünya çapında bir ressam oldu Burhanettin Doğançay. Gençlerbirliği getirmedi elbet bu ressam şöhretini kendisine ama bugün elit insanların, tahsilli insanların takımı olarak anılan Gençlerbirliği'nin bu sıfatları kazanmasında ki en büyük isimlerden biri ve gurur kaynağımızdır Burhanettin Doğançay.

Bir çok ülke ve müzede eserleri bulunan sanatçımızın, son olarak da resim alanında kazandığı bazı ödülleri kendi sitesinden buraya aktarayım;
1964- New York Kenti Takdir Belgesi
1984- ENKA Sanat ve Bilim Ödülü
1992- Rusya Kültür Bakanlığı Takdir Madalyası
1995- T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü ve Madalyası
2004- Ankara Hacettepe Üniversitesi ‘’Sanatta Onursal Doktora’’ Belgesi
2005- Art Forum Ankara Plastik Sanat Fuarı ‘’Sanat Onur Ödülü’’
2005- Art İstanbul Uluslararası Çağdaş Sanat Buluşması ‘’Sanata Katkı Ödülü’’

Yararlandığım Kaynaklar;
Tanıl Bora "Ankara Rüzgarı" Gençlerbirliği Tarihi, Ankara 2003
http://www.burhandogancay.com
Resimler;
www.ugurbektas.com

1 yorum:

Mehmet Ali Çetinkaya dedi ki...

emegine saglik gencay cok guzel yazi olmus...

Related Posts with Thumbnails
Bu blog BloggerV.com üyesidir.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bu Blogda Ara