Milli maç arasından sonra 3 haftalık Ankara periyodu yarın başlayacak. 19 Mayıs stadında açılışı lige fırtına gibi başlayan ve haftaya puan tablosuna göre 3. sırada giren Eskişehirspor ile yapacağız. Anadolu'nun lige iyi başlayan 2 takımının kapışması yönünden güzel bir maç olacak. Ayrıca renktaş iki ekibin ve taraftarlarının dostluğu ile daha da zevklenecek bir maç olacak. Her iki taraf içinde hedefleri doğrultusunda zor bir maç aynı zamanda. Puan kayıpları, hala ligin başı olsa da iki takım içinde önemli ve kaybetmemeye oynanacak bir maç.
Rakip Eskişehir'den başayalım. Okuduğum şehir olması münasebetiyle takımın şehir içinde gördüğü sevgiyi ve taraftarının ateşli tezahüratlarını yakinen biliyorum. Bu sebeple deplasmana gelmek onlar için hiç zor bir durum değil, hele ki hızlı tren nimetiyle 3 saatlik yol 1 buçuk saate inmiş, Ankara'dan daha güzel bir deplasman olamaz sanırım onlar için. Bilet fiyatlarının kale arkası ve maraton 15 lira olarak belirlenmiş olması, Eskişehir taraftarının gelmesi münasebetiyle ve bu durum gösteriyorki saatli kale arkasında ki kafes değil, bütün saatli Eskişehir taraftarlarına ayrılacak. Ses bastırma konusunda da oldukça rekabet edeceğimiz bir maç olacak biz taraftarlar için. Takıma gelecek olursak, Eskişehir'in forvet hattı çoğu büyük takımın sahip olmak isteyeceği bir forvet hattı aslında."Bizim çocuklardan" olan yılların kurt forveti ve Türkiye'nin bitirici vuruşları en iyi olan futbolcusu Ümit Karan, Anadolu takımları için bulunmaz forvet ve yine "bizim çocuklardan" siyah inci Youla, her ne kadar İstanbul takımlarında bir türlü tutunamasa da Anadolu'da coşan isimlerden Burak Yılmaz ile çok tehlikeli bir hücumu var Eskişehir'in. 4 hafta daki performanslarıyla pekte isteneni veremedi bu hücum isimleri yine de, sadece evlerinde oynadıkları Bursa maçında erken öne geçip bir an maçı verecek gibi olsalarda, bir gol daha bulup kazanmasını bildiler. İlk hafta ve 3. hafta da oynadıkları Manisa ve İstanbul Belediye maçlarından golsüz eşitlikle ayrıldılar. Özellikle İstanbul Belediye maçında Ümit Karan ve Youla ikilisi öyle goller kaçırdı ki, saç baş yoldurmak terimi tam böyle durumlarda kullanılır yani. Bu maçların dışında yendikleri 2 maçlarında attıklarının bir sayı azı gol yemişler. Atabilme güçlerinin yanında yiyebilme güçleri de var gözüküyor ancak defansı hiçte kötü değil. Son dakika transferleri Volkan Yaman'ın yanısıra, El Saka, Vucko ve özellikle Boşnak Nadarevic ile güçlü defans hattına da sahipler. O kadar çok "bizim çocuklar" var ki takımda bir nebze Eski Gençlerbirliği kadrosuna karşı oynayacağız. Orta sahada ki isimler Doğa Kaya ve Bülent Kocabey. ASAŞ günlerinden bu yana oldukça tanıdık isimler. Bu isimlere yardımcı öyle çok teknik bir isim gözüme çarpmadı orta alanda. Ancak oldukça iyi bir takım olma yolunda ilerliyorlar Rıza Çalımbay önderliğinde.
Gelelim bize. 3 hafta şansız bi şekilde beraberliklerden sonra gelen deplasmandaki 4 gollü galibiyet taraftarlar olarak bir anda müthiş umutlandırdı, gelecek haftalar adına. Takım olmaya başladık ve çok güzel saha yayılımı ve pas kabiliyetine sahibiz. Tabi ki baş mimar düşen bir takımın oyuncularıyla, düşmekten son dakikalarda kurtulan bir takımın oyuncularını bu kadar güzel harmanlayıp böylesine mucize yaratan, Thomas Doll. Eskişehir karşısında ev sahibi olmamız avantaj olarak gözüküyor. Bunun dışında etkili savunmamız ve Eskişehir forvetlerinin çok formlarında olmadığını düşünürsek kağıt üstünde çok gol yemeyeceğiz gibi gözüküyor. Eksik yanlarımız ise her ne kadar son maçta 4 gol atsakta, bu maçta karşımızda Kasımpaşa'ya nazaran çok çok daha üstün bir defans hattı olacak onları geçmek çok kolay olamayacak gibi. Bu görüntü itibariyle beraberliğin yüksek ihtimal olmasını bekleyebiliriz. Bir de Rıza Çalımbay'ın açıklamaları bana sürekli bir umut sağlıyor, Eskişehir maçlarında. Daha önce de Gençlerbirliği bizim rakibimiz olamaz gibi sözler sarfetmiş ve yenmiştik Eskişehir'i. Bu maçtan önce de Çalımbay; "Gençlerbirliği deplasman sayılmaz. Gençlerbirliği'nden çekinmiyoruz, 3 puan alacağımıza eminiz." gibi açıklamalar yapmış. Bu seferde ters teper diye bir umut var içimde, Eskişehir'in belalısı Mustafa Pektemek'ten de bu maçta güzel bir performans bekliyorum. Takım da Cem Can'ın oynayıp oynamayacağı meçhul. Bileği burkulmuştu hafta içi ve sanıyorum oynayamayacak. Bu alanda Kerem Şeras bu maçla sahalara geri dönebilir. Orta alanda ikinci eksik ise Tozo. Durumu nasıl bilemiyorum ama onunda bir sakatlığı var ve son haberlerde fizyoterapist eşliğinde çalıştığı haberini aldık. Onun yerinde kadroya baktığımızda Momha oynayabilir gibi gözüküyor. Ya da Aykut Demir bu seferde ön libero gibi oynatılıp sol bek Momha'ya emanet edilebilir. Orta alanda Mustafa ve Harbuzi en güvendiğimiz isimler, bunun yanında Burhan'da umarım bu maç ile kendine gelmeye başlar. Kağıt üstünde Eskişehir'den en üstün yerimiz orta alan gibi duruyor ancak sakatlıklar biraz belimizi bükebilir.
Maçın oyuncu bazında değerlendirilmesi böyleydi bana göre. Bunun dışında hava koşullarının etkiside olabilir maça. Ankara'da yağmur bekleniyor. Yağmur baya şiddetli bekleniyor sanırım ya da İstanbul'daki felaketin bir benzeri yaşanmak istenmiyor ki bugün dışarıda gördüğüm manzara bana bunları hissettirdi. Askeriye'den Metro girişlerine kadar su alabilmesi muhtemel her yerin önüne kum torbalarıyla set oluşturulmuştu. Umarım maçta etkisini göstermezde hem güzel futbol izleriz, hem de eve dönüşler çileye dönmez. Renktaş ve kardeş olarak gördüğümüz takım Eskişehir maçına Ankara'da imkanı olan herkesin gelmesini dilerim. Zevkli bir karşılaşma olacağı yönünde fikrim, ayrıca okuduğum ve artık vaktimin çoğunu geçirdiğim şehrin takımı olmasıyla da farklı bir duyguyla izleyeceğim bu maçı. Ama tabi ki gönlüm Gençlerbirliği'nin Kırmızı-Siyah'ından yana :).
1 yorum:
Bence de zevkli bir maç olcak siteniz çok güzel bende sizden ilham alarak bi blog kurdum başarılarınızın devamı dilerim
Yorum Gönder