4 Eylül 2009 Cuma

Thomas Doll, Hamburg Şöhretler Karmasında!

Geldiği ilk gün, spor ajanslarında "Almanya'nın en sevilen hocası Türkiye'de" diye başlıklar gördük. Alman gazetesi"Bild" böyle duyurmuştu çünkü Almanya'da haberi. En sempatik antrenör olduğu söyleniyordu Thomas Doll'un, bunun gerçekliğini araştırmaya gerek bile duymadan, göreve geldiği ilk günlerden bu yana gördük. Sıcak ve samimi haraketleri, yıllardır bizden biriymiş gibi hissettirdi. Kendisinin tamamını daha sonra yayınlamak istediğim Four-Four-Two röportajında da diyor: "İnsanların arasına karıştıkça Türkleşeceğim." Bu kadar sıcak, bu kadar samimi, bu kadar yürekten ve sürekli gülümseyen bir futbol adamı bulduğumuz için çok şanslı olmalıyız. Oynattığı oyunla da şimdiden gönüllerimizi fethetti. Zaten Hamburg ve Dortmund gibi Bundesliga'nın 2 önemli takımını çalıştırmış ve Hamburg ile zirveyi zorlamış bir teknik adam. Oynadığı Lazio, Hamburg gibi takımlarda orta saha da virtüözlük görevini başarıyla yapmış bir futbolcu. Genç yaşına rağmen 4 hafta da gördüğümüz kadarıyla müthiş bir ofansif futbola dayalı taktik bilgisi var. Bunun yanında defansif bilgisinin de üst düzeyde olmasını her açıklamasında "Gençlerbirliği'nde değiştirdiğiniz ilk şey ne oldu?" sorusuna " Defans kurgusunu oturtmak oldu" cevabıyla görebiliyoruz. Taraftar arasında -ben de dahil- Ersun Yanal döneminden sonra coşkulu futbolu, göze hitap eden iyi futbolu oynatacak ismi bulduk deniyor. Gerçekten de takımın şu an oynadığı futbol kalitesi bunu kanıtlıyor. Bunun yanında Ersun Yanal'dan çok daha artılı bir teknik adam olduğunu düşünüyorum. En başında Ersun Yanal'a göre daha profesyonel ve daha futbolcuyla iyi ilişkiler içinde. Ersun Yanal döneminde 2 kere kaybedilen Türkiye Kupası finalleri hatırlandığında, ikisinden de önce Fenerbahçe ve Milli Takım söylentileri ayyuka çıkmış hatta Saraçoğlu'nda ki bir Fenerbahçe maçında Ersun Yanal diye inleyen tribünleri selamlayarak bizi hayli kızdırmıştı Ersun Hoca. Thomas Doll, Ersun Yanal'a karşı çok daha profesyonel duruyor bu haliyle. Maç sonu açıklamalarında bile 4-0!'lık galibiyetteki oyunu eleştirebilecek olgunlukta bir adam Doll. Türkiye'de daha önce böyle bir eleştiri yapabilecek isim görmedim, bilmiyorum.

Bu profesyonel yapısı ve disiplini yanında oyuncularla olan iyi diyalogunu da her fırsatta gösteriyor. Aslında bu yazıyı bu haber için yazacaktım ama biraz uzattım, öyle bir durum ki O'nun gönlümü ne kadar kazandığı buradan bile anlaşılıyor. Hocamız 6 Eylül Pazar günü, Hamburg'ta İlkokul çağındaki çocuklara yardım amaçlı karşılaşma da Almanya Milli Takımı'na karşı Hamburg Şöhretler Karmasına davet edilmiş. Zamanın şöhretli oyuncularından biri olarak normal tabi davet ancak daha da hoşuma giden olay, bu maça hazırlanmak için idmanda oyuncularımıza eşlik etmiş. Oldukça sempatik buldum bu davranışı. Bir yardım maçına davet ediliyor ve hem maça verdiği önemi gösteriyor, hemde oyuncularla yaptığı antreman ile oyuncularla arasına set çekmeden, kendini onlardan ayrı tutmadığını gösteriyor. Bu hareketleriyle ne kadar iyimser ve sıcak biri olduğunu tekrar gösterdi Thomas Doll. Zaman içinde geçirdiği tecrübelerle çok genç yaşta olgunaşmış ve gerçekten şu an taraftarın istediğine en uygun isim kendisi. Four-Four-Two'daki röportajını okuduğumda "işte bu!" dedim ama içimi de korku sardı. Dortmund ve Hamburg'da kadro yetersiz diye yönetimden transfer isteğinde bulunmuş ancak geri çevrilmiş, takım başarısız olunca da bilet kendisine kesilmiş. Şu ana kadar bizim yönetimin yapmasını beklediğimiz bir hareket ama hocamızın istediği forvet transferi dışında pek sözünden çıkmadılar Thomas Doll'un. Bu forvet hikayesi de canımı bu yüzden sıkıyor. Yönetim yapamadığı işlerin faturasını Thomas Doll'a keserse, çok büyük bir kayba uğrarız gerçekten. Ağzımı hayra açayım diyeceğim ama bizim yönetim şu ana kadar çok büyük yanlışlar yapmıyor gibi gözükse de hiç güven vermiyor bundan önce bize çektirdikleriyle. Bu yardım maçı içinde internette çok gezindim ancak bir canlı yayın maalesef bulamadım. Bulursam yine burada yayınlarım ya da bulabilen olursa yorum bırakırsa sevinirim. Hocamızın oynattığı futboldan sonra bir de kendi futbolunu izlemek zevkli olurdu.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails
Bu blog BloggerV.com üyesidir.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bu Blogda Ara