8 Ağustos 2009 Cumartesi

Heykeli Dikilecek Adam!


Heykeli Dikilecek Adam diye bahsediyor O'nun sayesinde kavuştuğum Gençlerbirliği tarihi kitabında yazar Tanıl Bora. Kulübümüzün İlhan Cavcav'dan önceki başkanı Hasan Şengel bu yüce insan. Benim yaşımın iki katı dönemdir İlhan Cavcav başkanlık yaptığı için O'nun değerini Gençlerbirliği için yaptıklarını ancak böyle tarih kitaplarından okuduk. Ancak bugün yaşadığım bir olay kendisiyle birebir tanışma fırsatı yarattığı gibi, ne kadar değerli bir insan olduğunu da anlamama yardımcı oldu. Bir de hayatım boyunca aldığım en anlamlı hediyelerimden birini "Ankara Rüzgarı" adlı Gençlerbirliği tarihi kitabını hediye etti.


Yanlış anlaşılmasın yazım bir yerde teşekkür yazısı ancak dediğim gibi varlığını tarih yazılarından öğrendiğimiz böyle şahsiyetleri yakından tanıyıp, iyiliklerini görmenin yanında yaptıklarını da görünce bir de yeni nesil gözüyle dinlenilsin istedim Hasan Şengel efsanesi. Bir gün, kısacık bir 24 saat için de 20 dakika sürdü tanışıklığımız lakin değerini anlamak için dolu dolu bir 20 dakikaydı benim için. Kombinemi almak için gittim kulüp binasına. Arkadaşlarla karalaştırdığımız D blokta kombineler tükenmişti maalesef ama farketmiyordu nasılsa, C bloktan alsamda yer konusu çokta sorun olmuyor. Kombine almanın, yarın maça rahatça girmenin verdiği huzurla "bir de şu forma meselesini sorayım, bu sene de hüsran olcak mı acep?" diyerek yolunu tuttuğum mağaza da yanında akrabası olarak düşündüğüm bir beyefendiyle Hasan Şengel alışveriş yapıyorlar. 3-4 torba Gençlerbirliği'nin geçen sezondan kalma çubuklu formalarından alıyor. Soruyorum "yeni sezon formaları ne alemde?" gelen cevap şaşırtmıyor: -"sipariş verildi daha gelmedi. Çubuklu var istersen?" İstemiyorum tabi, federasyonun çıkardığı katalogtaki formaları istediğimi söylüyorum. Cevap değişmeyince teşekkür edip çıkıyorum. Hasan Başkan soruyor: "Ne istiyordun sen genç?" Heyecanlanıyorum tabii yeni sezon formalarını istediğimi söyleyince kafa sallıyor anladım manasında. İlgilendiğini görünce şikayetimi iletirsem anlayış gösterir diye düşündüm, sordum:

-"2 senedir hep lig bitiyor formalar öyle geliyor. Yeni sezon formaları yok hiç sezon başı piyasada" diyorum. Cevaplıyor:


-"Sende haklısın. Söyleyelimde getirsinler" diyor. Samimiyetini görünce aklıma kulüpte çürüdüğü söylenen, piyasanın bir diğer kaybı Tanıl Bora'nın kitabını soruyorum. Hiç bir yerde yok nerede bu kitap Başkanım?


"Gel benimle!" diyor eliylede işaret ederek. Yok ben fiyatını öğrenseydim en azından gibisine bir çekingenlik gösteriyorum, parasal açıdan yetersiz olduğum için.


"Yav sen napıcan onu gel benimle" diye tekrar eliyle işaret ediyor. Tanıdığı olduğunu düşündüğüm adamın arabasına biniyoruz. Mağazadan, kombine satılan yere gidilen kısa yolda adam Beşiktaş'ı da tuttuğunu itiraf ediyor. Arada içinin cız ettiğini söylüyor. Hasan Başkan aldırmaz bir tavırla "etsin canım olsun bir şey olmaz" diyince bende Ankara'da yaşıyoruz önemli olan Ankara takımları burada diyorum. Hasan başkan soruyor bana:


-"Gençlerlisin di mi?"

Ben:


-"Tabi ki başkanım" diyorum.


Tekrar soruyor:


-"Aldın mı kombineni bakayım?"


-"Aldım. Yarın maçtayım." diyorum.


-"Aferin" diyor dünyaları veriyor sanki. Çok büyük bir iş değil belki ama tuttuğum değerin, uğruna burda yazılar yazdığım takımımın eski başkanı beni tebrik ediyor. Değeri çok büyük benim için. Belli ki bir Gençlerbirliği aşığı. Bütün aldığı formaların yeğenlerine olduğu söyleniyor laf arasında. Kombine satış binasına girdiğimizde kapıda eski dostlar selam veriyor, ellerinden öpenler oluyor. Giriyoruz içeriye yeğenleri için 10 adet kombine siparişi veriyor. Kendi kartıyla çekiyor parasını, belli ki kulüp kazansın istiyor, hem para hem seyirci. Satış yapan elemana soruyor sonra benim isteğimi:


-"Tanıl Bora'nın Gençlerbirliği için yaptığı kitap var mı sende?"


Görevli "var" deyince:


-"Sat ondan da bakalım" diyor.


Eleman "Kaç tane lazım? satmıyoruz ki ondan Hasan Amca" diyor.


Hasan Başkan bana dönerek "bir tane mi istiyosun?" diyor. Evet cevabımı alınca görevli atlıyor.

-"Satmayayım da bir taneyse hediyem olsun sana olmaz mı?" diye soruyor.


Hasan Başkan "Bir tane de bana hediye et bari?" deyip oluru alınca bana dönüyor.

-"Bak karlısın" diye espri yapıyor gülerek.


Teşekkür ediyorum, elini öpüyorum hemen. Bir adam kitapları almaya bir odanın anahtarını alıp gidiyor. Az sonra 2 kitap geliyor bana teslim ediyorlar.


Hasan Başkan "Nerde benim ki?" diye sorunca uzatıyorum 2. kitabı "Burada başkanım" diyorum gülümseyerek.


-"Hadi bakalım Gençlerli!" diyor gülümseyerek.


-"Çok teşekkür ederim" diyorum mutluluktan yüzümde ki şaşkın tebessümle.


-"Hiç birşey yapamazsın" diye yapıyor esprisini mavi gözlerinin içiyle gülüyor. "Sen hep böyle kal Gençlerli ol, destekle yeter!" deyince elim ayağım dolanıyor. Son dakika da söylediği bu söz kalmış, varmış demek böyle Gençlerliler, yazılanlar doğruymuş demek onun hakkında dedirtiyor. Gözlerimle, kulaklarımla, ellerimle şahit olmanın verdiği gurur, heyecan, tecrübe ne kadar anlatmaya çalışsam nafile.


"Allah sizi başımızdan eksik etmesin" diyorum yalakalığın "y" sini düşünmeden, son sözünün verdiği etkiyle oluşan hayranlığımın etkisinde. Kitabın değeri de benim için paha biçilemez ancak kitaptan çok öte şeyler kazandığımın hissiyle dönüyorum eve.


Babama anlatmak için sabırsızlandım yol boyu bu hikayeyi. Beni Gençlerbirliğili yapan babama biraz hava atarcasına, biraz bana bu değeri kazandırdığı için teşekkür edercesine anlattım bu hikayeyi. Düşüncelerimi de sitemle aktardım biraz. Neden böyle adamlar başta değil hala. Kulüp Galatasaray'lı, Fener'li yöneticilerin ellerinde can çekişirken Hasan Şengel ve O'nun gibiler üzülmüyor mu acaba bu duruma? Ama düşünüyorum sonra elimde ki kitapta Tanıl Bora yazısını görünce jetonum düşüyor. Bu tarihi yazan adam daha geçen seçimde atılmadı mı üyelikten? Hasan Başkan ne yapsın? Kitapta ilk Hasan Şengel başlığını açıyorum, heykeli dikilesi diyor başlık. Konuşma yaptığı resmin altında "Gençlerbirliği için varını yoğunu ve daha fazlasını verdi" diyor. Bende görüyorum ki O hala daha fazlasını vermeye devam ediyor. O yaşında bir adam benim gönlümü kazanmak, beni Gençlerbirliği'ne kazandırmak için çalışırken bazıları maalesef O'nu da beni de Gençlerbirliği'ni de harcıyor.

2 yorum:

ziggytheking dedi ki...

Böylesi adam gibi adamların değeri bilinmiyor da böyle İstanbul yalakası adamlar giriyor ya yönetimlere şaşılacak şey doğrusu. Babadan Gençler, babadan EsEs, bu karakızıl sevdalar hiç bitmez :) Tanıl Bora da D blokta mıdır acaba?

Gençay Ergez dedi ki...

Tanıl Bora nerede izleyecek bi bilgim yok ama büyük ihtimal C blokta alkaralardaki dostlarımızla izleyecektir maçları.. Gönül işi bu bir tutku uğruna insanlar neler yapıyor ama değer kıymet bilmez insanlar çok maalesef, Tanıl Bora gibi bir değeri bir gerçek Gençlerliyi muhalefet oluyor diye üyelikten atan sığ ve hain zihniyetteki insanlar neyin peşindeler anlamak zor..

Related Posts with Thumbnails
Bu blog BloggerV.com üyesidir.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bu Blogda Ara